31 Ocak 2017 Salı

Alaska'nın Peşinde Kitap Yorumu

   
 Doğruyu söylemek gerekirse kitaba ilk başladığımda beni tatmin etmeyeceğini düşünmüştüm ilk 80 90 sayfası o kadar boş gelmişti ki bana ve sıkılmaya başlamıştım.Sonra birden bir hareket geldi olay örgüsüne bu sefer de elimden bırakamadım bir bölüm daha okuyayım,tamam tamam bu son bölüm sonra yatarım diye diye bir baktım ki kitap bitmiş.John Green yine yaptı yapacağını.Bu yazarın oluduğum üçüncü kitabı ve bu üç kitabı da seve seve okudum diyebilirim. Miles adında asosyal ve bir o kadar da inek bir çocuğun başından geçiyor hikaye. Bu çocuğun en iyi yaptığı şey ünlülerin ölmeden önceki son sözlerini ezberlemek. Olay örgüsüyle ilgili pek bir şeyler söylemek istemiyorum çünkü ben bir kelime söylesem siz kitabın sonunu tahmin edebilirmişsiniz gibi o kadar birbirine bağlı,akıcı bir kitap.Bu kitabı gerçekten de çok sevdim. Nedenine gelince, çünkü beklenmedik şeylerle çok karşılaştım. Örneğin kitabın ismini görünce bir geziyi veya yol macerasını anlatıyor sandım. Fakat kızın isminin Alaska olduğunu öğrenince kafamdaki kurgu tamamen değişti :) Önce ve Sonra olarak iki bölüme ayrılmış olmasını da çok sevdim.Evet başlarda biraz sıkıldım ama sonra bitmesini hiç istemedim :(
Herneyse ; bir kitabın kapağını da böylece kapatmış olduk.Şimdii sırada Elveda Gülsarı var

Hepinize keyifli okumalar !

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Evde Soğuk Kahve Yapmaca

Bi' kahve ? Normalde kahvesiz bir gün bile geçirmeyen bir insanımdır. Her halini de severim.Türkünü,Yunanını, sütlüsünü,fitresini,...